MSA'nın Restoranı'nın yükselişine şahit oldunuz mu?
Olmadıysanız hemen istikametinizi Sakıp Sabacı Müzesi'nin içindeki MSA'nın Restoranı'na çeviriniz.
Burası, öğrenimleri halen süren MSA (Mutfak Sanatları Okulu) öğrencilerinin, eğitmen şefler eşliğinde stajlarını sürdürdüğü bir restoran.
Yani anlayacağınız burada MSA'nın öğrencileri hala derste.
Nitekim tüm sınavlarını 'pekiyi' ile geçtikleriyse sundukları yemeklerden aşikar.
Hal böyle olunca, boğaza olabildiğince en yakın konumuyla, yeşilliklerin ve sanat eserlerinin arasında, yüksek tavanlı salonu camlarla çerçeveleyen bu enfes restorana en yakın zamanda gitmenizi ö-ne-ri-yo-ruz.
Menüyü baştan aşağı bir tartmadan önce; oraya mutlaka aç gitmenizi öneririz.
Hele bir de kalabalık grupla giderseniz, menüdeki ufak tabakları ve "Aile Boyu" denilen paylaşmalık tabakları gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz. Temennimiz, masaya gelen tüm yemeklerden olabildiğince tadabilmeniz. Zaten restoranın menüsü de kendi tadım menünüzü yaratabilmeniz için akıllıca tasarlanmış.
Şimdi gelelim menüye.
Atıştırmalıklar kendi aralarında; Çorbalar, İştah Açıcılar, Soft Shell Taco, Bun ve Ceviche§Tartar olarak beşe ayrılıyor.
İştah Açıcılardan başlamak gerekirse, "Deniz Tarağı Rockefeller" yemeğe yumuşak bir giriş yapmak için doğru seçim. Tek bir deniz tarağı kabuğu üstünde gelen bu deniz mahsülü; parmesanlı ve kremalı bir sosun içinde geliyor.
Sonrasında tavsiyemiz damağınızı biraz tazelemek için meşhur Pancar Ravioli.
Bir diğer önerilen yemekse son zamanlarda görmeye başladığımız Popcorn Karides, ancak biz sizin bilinenin ötesine geçerek daha heyecanlı sulara atılmanızı istiyoruz.
Örneğin Bun'lara.
Bun nedir?
Un, maya, şeker bazından elde edilen ve buharda pişirilen pamuk kıvamındaki ekmek türüne Bun deniyor.
MSA'nın Restoranı'nda bu ekmek dört farklı malzeme ile sunuluyor; ilki yılların eskitemediği, sokak lezzetlerinin kralı sayılan Islak Hamburger versiyonu. Biz buna kısaca Bunburger de diyebiliriz.
Diğer bun çeşitleri ise lime lime edilen Dana Kaburga, Hot Dog'un bun ekmeğiyle yapılanı hali ve hoisin sosuyla sunulan Ördek Confit Bun. Damak zevkinize hangisi uygunsa, itinayla denemenizi öneririz.
Taco'lar da yine aynı şekilde, tortilla lavaşının içine konulan farklı malzemelerle sunuluyor. Menüde tekli gelen tacolar beş çeşitten oluşuyor, içlerinde vejetaryen seçeneği de mevcut.
Ceviche&Tartar'lara geçecek olursak; siz hiç bir yemeği bitmesin diye, ayaklarınız geri gide gide yediğiniz oldu mu?Bizim Somon Ceviche'yi, yerken oldu, hiç bitmesin istedik. Peru mutfağına ait olan bu tarifi, MSA öğrencileri ve öğretmenleri kusursuzca uyguluyorlar. Hatta çiğ somonun asitle "pişmesini" sağlayan misket limonu sosunu kaşıkla içmeniz de bu tabağı yerken başınıza gelebileceklerden yalnızca bir tanesi.
Steak tartar alışılmışın dışında bir sunumla geliyor, tadı ve kıvamı gayet başarılı ancak içinde kullanılan sos baskın olduğundan zaman zaman etin tadını tatlı bir aromayla bastırabiliyor, dikkatinize.
Salatalara gelirsek...
Son zamanlardaki favorimiz menünün çiçeği burnunda Çıtır Dana Etli Salata'sı. Aromaları mükemmel dengede muhafaza edilen Asyatik dana eti, yeşillik ve guacamole ile servis ediliyor. Bu salatadaki yeşillikler arasında kadife dokulu 'butter lettuce'a da denk gelmek mümkün. Türkiye'de bu kıymetli marulu kullanan nadir yerlerden biri MSA'nın Restoranı. Tek yorumumuz guacamole'nin yeşillik ve et arasına değilde, tabağın kenarına konması yönünde. Çünkü püre kıvamındaki avokadolu guacamole, etten beklediğimiz çıtırlığın kaybolmasına neden olabiliyor.
Henüz makarnalardan yeme fırsatı bulamasak da, eğitmen şeflere göre Glütensiz Penne alla Vodka ve Fusili Cacio e Pepe burun farkıyla önde.
Ana yemeklerden ise üç çeşit et, iki çeşit balık ve bir çeşit hamburger seçeneğinden herhangi birini gönül rahatlığıyla deneyebilirsiniz ancak biz konuyu çok uzatmadan Aile Boyu yemeklere geçmek isteriz.
Ağır Ateşte Dana İncik büyük bir döküm tencerenin içinde geliyor. Tencerenin tam ortasında konumlanan Dana İncik dik bir şekilde yerleştiriliyor ve kapak niyetine çevresi milföy hamuruyla kaplanıyor. Bitti mi sandınız? Yanında mini döküm tavayla pişirilen, üstü fırınlanmış, türünün tek örneği Kars Gravyerli Patates Püresi de huzurlarınıza sunuluyor.
Fırında Bütün Ördek ise daha yayvan ve tarifin kendisi gibi otantik bir tabakta sunuluyor. Önce gözlere sonra dillere şenlik demek yerinde olur. Tabakta; Zencefilli Çin pilavı üzerine yerleştirilmiş jülyen ördek eti dilimleri, ev yapımı krep, taze soğan-chili biber-kişniş ve salatalık garnitürleri mevcut. Acı isteyenlere Sriracha sos, tatlı isteyenlere Hoisin sos seçenekleri var.
Tüm bunlarla doyacağınızı biliyoruz ama yine de tatlıyı es geçmemelisiniz.
Nitekim Altın Çilekli Milföy denemeniz gereken ilginç tatlı kombinasyonlarından. Bir tarafı çikolata ve nane kreması, diğer tarafı limon otu kremasıyla doldurulan bu milföy taco'su, asit dengesine 'ben burdayım' diyen değerli altın çileklerle sunuluyor. Nane zaman zaman, çikolatanın tadını biraz fazla bastırsa da, tatlının çıtır ve kremamsı dokusu damaklara müthiş bir deneyim sunuyor.
Önerebileceğimiz bir diğer tatlıysa Yumuşak Cheesecake, namıdiğer San Sebastian Cheesecake'i. İçinin kıvamı harikulade, tatlar olabildiğince dengeli, öyle çok şekerli de değil. Ama bu tatlıda bazen kabuk parçası iç kısımlara göre daha fazla pişmiş ve haliyle sert olabiliyor bazen, temennimiz onun da bir parça yumuşak ve az pişmiş kalması. Bir de Cheesecake'in üstüne serpilen kakaolu kurabiye tabağın yalnızca bir kenarına konumlandırılabilir. Böylece bu eşsiz cheesecake'i başka tatlarla bölmek istemeyenlerin de bir seçim hakkı olur.
Fiyatlar ilk aşamada gözünüzü korkutabilir, ancak vereceğiniz kuruşlara ve size eşlik edecek enfes manzaraya değecektir. Küçük bir atıştırmalık alıp doymak ya da yemeğinizi ziyafet masasına çevirmek tamamen size kalmış.
Servis öğrenciler tarafından yapıldığı için, her zaman taze, genç ve tatlı bir yaklaşımla karşılaşıyorsunuz. Daha fazla bilgi ve yardım için eğitmen şefler de daima salonda bulunuyor.
MSA'nın restoranı pazartesileri hariç her gün 08:00-23:00 arası açık. Erken açılması sebebiyle, keyifli bir kahvaltı menüsüne de sahip. Kendi fırınlarından çıkan kruvasanları, smoothie bowl'ları ve Kızarmış Brioche Üzeri Avokado ve Poşe Yumurta'ları bir sabah mutlaka size eşlik etmeli.
Tüm bunların yanında, Çocuk Menüsü ve Mutfak Öneriyor menüsü seçenekleri de mevcut.
MSA'nın Restoranı'na gitmek için Sakıp Sabancı Müzesi ziyaretçisi olmanız gerekmiyor. Mekanda ayrıca tekerli sandalye girişi ve vale servisi olduğunu da eklemeden geçmeyelim.
Tek yapmanız gereken, müsait bir zamanınızda Emirgan'a gelmeniz ve kendinizi genç şeflerin yeteneklerine teslim etmeniz.
Daha fazla Gizli Müşteri mekanları için tıklayınız.