Röportaj: Enes Güç - XOXO The Mag Sonbahar/Kış 2018
Fotoğraflar: Gökhan Polat, Gökhan Yorgancı
Cinsiyeti, dili, dini, ırkı olmayan tasarımlar üretiyorsun. Bu durum aidiyet isteği mi doğuruyor yoksa aidiyetsizlik ihtiyacı mı?
Aslında amacım, transandantal bir bakış açısı geliştirmek. Yani, her bireyin kendini istediği şekilde ifade ettiği, bir ‘bir olma’ hissi yaratmak.
Moda sektörü, halihazırda zorluklarına tanık olduğun bir alan, bu güçlüğü bir de koleksiyonlarında sadece deri ve kürk kullanarak perçinlemiş oldun...
Benim riskli ve zor alanları seçme gibi bir eğilimim var, belki de zaaf demeliyiz... Şikayetçi değilim; çünkü bu özelliğim sayesinde, hayatın mucizelerini daha derinimde deneyimleme imkanı bulduğuma inanıyorum.
Common Leisure’ın DNA’sına entegre ettiğin özellikler, Seda’nın yaşama bakış açısıyla paralel mi belirleniyor?
Mümkün olduğunca öyle ilerlemeye çalışıyorum; Common Leisure benim için çok kişisel ve bir o kadar da ‘ortak’ bir mesele...
Common Leisure’la özdeşleşenbir bornoz serin var. O zaman bornozları da aylaklığa bağlıyoruz...
Kapsül koleksiyon olarak çıkardığımız bornozlar, markanın ruhuna dair vermek istediğimiz mesajın altını çizmek içindi. İlk numunemiz de Love isimli bir üründü. Bornoz’un doğasında sefa vardır ve evet, her ikisi de Common Leisure’ın karakteristiğidir.
Röportajın devamı XOXO'nun yeni sayısında. Dergimize üye olmak için sizi dükkanımıza doğru alalım.